Her öğrencinin kendine özgü kişilik yapısı ve yeterliliğinin olduğunu biliyoruz. Bu nedenle öğrencilerde görülen okul başarısızlığının da tek bir nedeni yoktur. Başarısızlığa birçok etken neden olabilmektedir. Bunlardan bir kaçını şu şekilde sıralayabiliriz.
Gerçekçi Amaçların Olmaması: Başarısız insanların genel özelliklerinden birisi, gelecekle ilgili gerçekçi amaçlarının olmamasıdır. Bu tip insanlar geleceği sadece hayallerinde yaşarlar. Gerçekçi amaçları hayallerden ayıran temel özellik; gerçekçi amaçların kişinin kendi kişisel özellikleri doğrultusunda gelecekte neler yapmak istediğine karar vermesi ve bu amaçlara ulaşmak için şimdiden çalışmasıdır. Hayallerde geleceğe yönelik her hangi bir hazırlık yoktur. Her başarının altında güçlü bir amaç vardır.
Verimli Çalışma ve Öğrenme Yöntemlerini Bilmeme: Başarının artırılmasında çok çalışmak önemli değildir. Önemli olan zamanın etkin ve verimli bir şekilde kullanılması, düzenli bir çalışma alışkanlığının kazanılmasıdır. Belirli bir plan dahilinde çalışmayan öğrenciler, çalışma zamanlarını genellikle sınava birkaç gün kala veya sınav akşamına bırakmaktadır. Derslerin zamanında yapılmamasından dolayı konular birikmekte ve sonuçta derslerden istenen başarı elde edilememektedir. Sadece sınav akşamı ders çalışıldığında hem konular istenen şekilde anlaşılamamakta, hem de sınav heyecanına neden olmaktadır. Özellikle çalışma alışkanlığı olmayan öğrenciler belirli bir ders çalışma programı üzerinde çalışmalıdır.
Başkaları İle Rekabet: Öğrenciyi başarısızlığa iten bir neden de başkaları ile rekabettir. Başkalarıyla rekabet etmek öğrenciyi asıl amacından uzaklaştırmakta ve psikolojik olarak olumsuz yönde etkilemektedir. Bir öğrencinin başarısı diğer öğrencilerin başarısızlığına bağlı değildir. Eğitimin amacı; öğrencinin ilgi ve yetenekleri doğrultusunda kendini en iyi şekilde yetiştirmesi, kısa ve uzun vadeli amaçlarına ulaşması, kendine yeter hale gelmesi, içinde bulunduğu topluma ve zamana adapte olabilmesini sağlamak olmalıdır.
Geçmiş Yıllardaki Bilgilerin Yetersiz Oluşu: Önceden öğrenilen konular yeni öğrenilen benzer konuların öğrenilmesini kolaylaştırır. Örneğin; biyoloji dersinde bitkilerin yapısı konusunun iyi bir şekilde öğrenilmesi, coğrafya dersinden bitki örtüleri konusunu öğrenilmesini kolaylaştırır. Öğrenilen yeni bilgiler diğer bilgilerin öğrenilmesini kolaylaştırır. Sayısal derslerde konular genellikle belirli bir basamak şeklinde öğrenilmektedir. Yeni bir konunun öğrenilmesi için bir önceki konunun en iyi şekilde öğrenilmesi gerekir. Konu tam olarak öğrenilmeden diğer konuya geçildiğinde konunun öğrenilmesi güçleşmekte veya imkansız hale gelmektedir.
Devamsızlık: Okula düzenli bir şekilde devam edilmesi ile ders başarısı arasında doğru orantılı bir ilişki vardır. Devamsızlıkları fazla olan öğrencilerin okul başarısı da genellikle düşük olmaktadır. Bunun iki nedeni vardır. Birincisi öğrencini okula devamsızlığı arttıkça okula ve derslere karşı ilgisi azalmaktadır. İkinci neden ise öğrencinin okula gelmediği derslerden faydalanamamasından kaynaklanmaktadır. Unutulmamalıdır ki en kalıcı ve sağlıklı bilgi ders ortamında öğrenilmektedir.
Aşırı Heyecan: Aşırı heyecanın bir çok nedeni vardır. Bunlardan bazıları şunlardır.
– Planlı ders çalışma alışkanlığının olmaması ve derslere sadece sınav akşamının çalışılması,
– Hata yaparım korkusu,
– Olumsuz çevre baskıları ve düşünceler, (“Sınavı kazanamazsan herkese rezil oluruz.”, “Senden ne köy olur, ne kasaba.”, “Sınıfı geçemezsen çevrenin yüzüne nasıl bakarız.”, “Bu kafayla bu işi başaramazsın.” vb.)
– Sınavların ölüm kalım savaşı haline getirilmesi,
– Sınav sonuçların değerlendirilmesi ile kişiliğin değerlendirilmesinin eş tutulması, gibi yanlış düşünceler veya zamanında bitirilmeyen işler kişide gerginlik ve heyecana neden olur.
Olumsuz Aile Ortamı: Aile bireylerinden birinin hasta olması, geçim sıkıntısı, aile üyeleri arasındaki geçimsizlik, aile bireyleri arasındaki iletişim kopukluğu gibi olumsuzluklar başarıyı olumsuz yönde etkileyebilmektedir.
Olumsuz Çevre Koşulları: Ergenlik döneminde ki hızlı bedensel ve psikolojik değişmeler, ergenin dengesini olumsuz yönde etkiler. Bu dönemde olumsuz çevre koşulları ve arkadaşlık ilişkileri ergenin bir çok olumsuz alışkanlık edinmesine neden olabilir. Bu alışkanlıklardan bazıları; sigara, içki, kahve alışkanlığı, kişiliğin gelişimini olumsuz yönde etkileyebilecek yasak yayınların izlenmesi, ideolojik akımlara katılma, uyuşturucu madde müptelalığı gibi. Bu tür olumsuz alışkanlıklar öğrencinin okuldan soğumasına neden olur. Bu nedenle bu dönemde arkadaş seçimine daha çok dikkat edilmeli ve öğrencinin gelişimini olumsuz yönde etkileyebilecek ortamlardan uzak durmalıdır.
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.