Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, TÜ Balkan Kongre Merkezi’nde akademisyenlerin baskı resim sergisinin açılışını yaptı.
Ardından üniversitenin öğrenci topluluklarının stantlarını gezerek bilgi alan Özvar’a, bir öğrenci tarafından Kazakistan’ın milli kıyafeti giydirildi.
Formülü casusluk faaliyetleriyle yurt dışına taşınması nedeniyle “efsane renk” olarak bilinen Edirne kırmızısı standını da ziyaret eden Özvar, renkle ilgili çalışmalar yapan akademisyenlerden bilgi aldı, ürün örneklerini inceledi.
– “Çalışmalar daha kaliteli hale gelecek”
Özvar, gazetecilere yaptığı açıklamada, Ankara’daki çalışmaları ve Edirne’deki gözlemlerinin, TÜ’nün daha geniş bir coğrafyaya hizmet edebileceğini gösterdiğini, Edirne kırmızısının bu alanlardan biri olduğunu dile getirdi.
Üniversitenin bu çalışmaları üst lige çıkartmasını arzu ettiklerini ifade eden Özvar, şunları kaydetti:
“Bu amaçla rektörümüz Erhan Tabakoğlu Bey ile yaptığımız müzakerelerde Edirne kırmızısıyla ilgili olmak üzere bir araştırma ve uygulama merkezinin kurulmasını ve bu merkezde çok farklı alanlardan gelen bilim insanlarını bir araya toplamak suretiyle tekstil, sanayi, kimya, sağlık ve diğer alanlarda Edirne kırmızısını dünyaya ve ülkemize tanıtmasını arzu ediyoruz. İnanıyorum ki kuracağımız bu araştırma ve uygulama merkeziyle Edirne kırmızısı üzerine yapılan çalışmalar çok daha kaliteli hale gelecek.”
– “Edirne gülü” için de merkez kurulacak
Özvar, Edirne kırmızısının yanı sıra Edirne gülü üzerine de bir araştırma ve uygulama merkezi kuracaklarını, merkezin gülün yetiştirilmesi, ürün elde edilmesi ve bu ürünlerin sanayiye kazandırılması gibi bir amaçla ülke ekonomisine önemli katkılar sağlayacağını belirtti.
TÜ’nün yeni yollar, yeni araştırma alanları üzerinde uzmanlaşarak yükseköğretim ile bilim ve teknoloji kapasitesine önemli katkılar sağlayacağına inandığını söyleyen Özvar, “Bu yıl içerisinde inşallah TÜ başvuruda bulunmak suretiyle araştırma uygulama merkezlerini kurma teklifini Yükseköğretim Kuruluna iletecek. Kurul da inşallah belirli bir bütçeyle desteklenen bu tekliflerin hayata geçmesi, yani merkezlerin kuruluşunu onaylamak suretiyle Edirne’de faaliyete geçmesini temin edecek.” şeklinde konuştu.
– “TÜ’nün ortaya koyduğu sağlık hizmetleri Türkiye’yi aşacaktır”
Özvar, TÜ’nün ortaya koyduğu hizmetlerle Türkiye’yi aşan bir etkisinin olduğunu söyledi.
Üniversitenin mücavir ülkelerdeki üniversitelerle olan işbirlikleri bakımından da çok aktif olduğunu belirten Özvar, “Biz Yükseköğretim Kurulu olarak TÜ’nün bundan sonra sözünü ettiğimiz alanlarda daha büyük hizmetler gerçekleştirebilmesi adına büyük yatırımlara sahne ve konu olmasını arzu ediyoruz.” dedi.
TÜ’nün 1000 yataklı hastanesiyle, iş üniteleriyle, diğer sağlık hizmetleriyle Balkanlar’ın en büyük sağlık merkezi haline gelebileceğine inandıklarını ifade eden Özvar, bu konuda başta Sağlık Bakanlığı ve diğer bakanlıklarının desteğiyle TÜ’nün ortaya koyduğu sağlık hizmetlerinin Türkiye’yi aşacağına işaret etti.
Programa AK Parti Edirne Milletvekili Fatma Aksal, Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
– “Edirne kırmızısı” ve “Edirne gülü” hakkında
Dünya tekstil sanayisinde önemli yere sahip “Edirne kırmızısı”, 15. yüzyılda şehirde kök boya olarak üretildi. Tuğla kırmızısının daha parlağı olarak nitelenen rengi bulan ve adına “Edirne kırmızısı” diyen iki boya ustasının formülü, casusluk yöntemleriyle Edirne’den Avrupa’ya taşındı. Formül bir süre sonra Fransa’da üretilerek Avrupa’daki tekstil sanayisinde yaygınlaştı.
Fransa’da 1740’lı yıllarda üretildikten sonra “Rouge d’Adrinople” (Edirne kırmızısı) adıyla sektörde kullanılan renk, özellikle tekstil alanında önemli yer buldu. Edirne’de de tarihi yapıların süslemelerinde ve şehrin geleneksel el sanatlarında tercih edilen renk, aradan geçen süreçte unutulmaya yüz tuttu.
Doğduğu topraklara yeniden getirilen rengin popülerliğini artırmak için kentte çalışmalar yapılıyor.
Tarihi kaynaklarda “Edirne gülü”, yağ gülü, damla gülü, iyi gül, pembe gül, adlarıyla anılıyor. Çiçek sapının çıplak olması nedeniyle diğer güllerden ayrılan bir dalda 12 çiçek veren Edirne gülü yaprakları yüksek oranda uçucu yağ taşır.
Edirne gülünün bir Türk tüccar tarafından 17. yüzyıl sonunda Bulgaristan’a götürülmesi sonrası Kızanlık kentinde gül bahçeleri oluşturuldu.
Osmanlı-Rus savaşı nedeniyle Bulgaristan’ı terk eden Türkler yanlarında götürdükleri gül fideleriyle iskan edildikleri Bursa, İzmir, Isparta, Burdur’da gül bahçeleri kurup gülcülük yaptı.
Halen Isparta ve Burdur’da yapılmakta olan gül suyu ve gülcülük Edirne-Kızanlık gülcülüğünün devamı olarak bilinir.
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.